22 Ekim 2015 Perşembe

IONIA'nın KABUĞU TAMAMLANDI

22 Ekim 2015 

"IONIA' nın kabuğu tamamlandı. İlk macunu çekildi.

Bu aşamadan sonra kabaca sırası ile
- Farşlar bağlanacak
- Motor yatakları hazırlanıp bağlanacak
-Aşağıdaki temsili çizimde olduğu gibi, biraz da yerinde karar vererek baş kamara ve direk ıskaça ve yataklaması yapılacak.
- Omurga takılacak.


- Güvercinlikler ve babalar monte edilecek
- Parampetler yapılacak
-Motor - egzost vs ile dümen iğnecikleri- dümen - elektrik vs bağlanacak....
- Boya ve sabit arma imal edilecek.






5 Ekim 2015 Pazartesi

GELENEKSEL YUNAN TEKNELERİ


Facebook 'da yayımlanan bu kısa makaleyi elimden geldiğince çevirip yayımlıyorum.

Geleneksel tekneler sadece geçmiş dönem teknelerinin tıpkı yapımları değildir, olmamalıdır. Bay Vlavianos’un da söylediğine de katılarak geleneksel tekne tıpkı yapımları en ince ayrıntılarına kadar inşa edildikleri dönem tekniklerini kullanarak yapılmalıdır.



Uzun yıllardır motorlu olarak kullanılan ve yelken taşımayan tırandiller geleneksel olamazlar. Yat haline getirilmiş tırandiller de geleneksel kabul edilemezler.
Aynı tırandile modern yelkenler eklense de, günümüz tersanelerinden çıkan bu tekneler de geleneksel olarak nitelenemezler. Sadece onun yelkenli bir tırahdilimsi olduğu söylenebilir.

Diğer taraftan “tekne” zamanının gereksinimlerine uygun olarak tadil edilebilir. Yelkenlerden vazgeçilip motor eklendiğinde güverteye bir kamara eklenmeye başladı, güverte daha az derin, daha geniş hale gelince bugün gördüğümüz yetmiş yıl önceki eski resimleri yadırgıyoruz. Öyleyse on yıllardır inşa edilegelen daha kalın çizgili ve yelkenli  çağımız tırandilleri  “geleneksel” olarak mı kabul edilecekler? Tabii ki iki kere hayır !!!

Geleneksel tekneler zamanın gereksinimlerine uygun olarak gelişirken özelliklerini kaybetmezler. Böylece yararlı olamaya devam edemezler. Günümüzde geleneksel bir yat bir balıkçı teknesi özellik ve gereksinimlerini bünyesinde barındırır.  Zamanının gereksinimlerine göre imalata devam ederseniz kimse sizin yaptığınız ile ilgilenmez. Zamanımızda tam da bu hüzünlü noktadayız ve ayakta kalabilmek için gelişmeye çok fazla ihtiyacımız var.

Çağdaş malzemelerin kullanılması, gereksinimlerin göz ardı edilmemesi, daha güvenli, rahat, seyir konforu arttırılmış, yeniden yelkene uygun, daha az bakım ve tamir isteyen tekneler inşa ederek ayakta kalabiliriz.

Bay Damianides’in ne kabuğu ne denizcilik kalitesinde hiçbir şeyi değiştirmemek gerekir önermesine katılmıyorum. Bay Damianides iyi tasarımcı ama tekne yapımcısı değildir. Ne de marangoz veya denizci de değil. Geleneksel zanaatkarlar ile ilişkileri, ayrıntılı inşa araştırmaları, geleneksel yapım ile ilgili kayıtları, yeniden ortaya koyduğu en eski planlar çok değerlidir. Bu çalışmalar yapılmasalardı kaybolup giderdi. Göz ardı edilmemesi gereken çok değerli bir çaba. Ama geleneksel tekne ve özellikle de yelkenli olanlar tekne yapımında tasarımların ve inşaat tekniklerinin yeniden yelkene önem verilecek ise geliştirilmesi elzemdir. 

Spetses yarışlarından gerekli dersleri çıkartmalıyız. Daha fazla yelken eklemek için geç kalındı, tramolarda umutsuzca yetersiz yelkencileri görmek bizi üzüyor.
 (2012 yılında Pire’den deneyimli büyük bir tırandil kaptanı Spetses’de baş pervanesini çalıştırmak için izin istedi). Balon yelkeni taşısa da kendince en az risk taşıyan seyir yapıyordu. Bu problemler ne istediğimizi saptayıp bilirsek kolayca ortadan kaldırılabilir. Tekne tasarımları geliştirilmez ise bu olumsuzluklar devam edecektir.


Bu nedenle, herhangi biri tekne çizgilerini değiştirmemek gerekir diyorsa ilerlemeye fren, bilim dışı algı ve dolayısıyla yanlıştır. Çünkü söylediklerimiz geleneksel inşacıları etkilemekte yanlış izlenim edinmektedirler. Hepimiz daha dikkatli olmak ve deneyimlere de sahip çıkmak durumundayız.

Şahsi olarak geleneksel teknelerin çağdaş malzemeler kullanılarak ve dış görünüşlerini bozmadan geliştirilmesinden yanayım. (Tabii ki böylesi tırandile alüminyum direk koyarak sakil hale getirilmesinden bahsetmiyorum.). Örneğin karınlarını su hattında biraz yumuşatmak “geleneksel” görünümünü bozmayacak ama performanslarını arttırıp denizde davranışlarını geliştirecek Ege denizinde yelken seyirlerini daha konforlu hale getirecektir.

35 yıldır geleneksel tekneler ile geleneksel tersanemde hem yapımcı hem de tekne sahibi olarak yaşıyorum. Deniz, ahşap tekneler, diğer tekne sahipleri ile yaptığım görüşmeler beni bu sonuca getirdi. Biliyorum ki pek çok kişi benimle hem fikir olamayacak. Kimse en iyiyi kendisinin bildiğini iddia edemez.  Bu nedenle, bir araya gelip bilgi ve deneyimlerimizi birleştirerek geleneksel ahşap tekneleri geliştirerek dünya denizlerini süslemeye devam edelim.


Nikos Daroukakis