TERCÜME
http://www.bbc.com/news/world-africa-40555125
BBC- TIM HEALY
Başkent Antananarivo’dan yazan Tim Healy, Madagaskar’da belli başlı tüm tekne yapımcılarının 150 yıl önce bu Afrika adasına gelmeleri ile başlayıp günümüze kadar devam etmelerini anlatıyor.
19. yüzyılda devasa yelkenleri rüzgarda uçuşan guletleri Fransa’nın kuzey sahillerinde görmek sıradan bir olaydı. Günümüzde onların yerini çok daha hızlı, verimli ve daha az romantik tekneler aldı.
Yine de, eski denizcilik geleneklerine uygun, yaşlanan tekneleri ayakta tutan yeni nesil marangozların var olduğu bir Dünya köşesi var.
Kraliyet daveti ile…
Madagaskar'ın batı kıyısında Belo-sur-Mer kentinde çalışan marangozların ustalıkları dünyaca ünlüdür ve saygı görür – en azından, el emeği ile inşa ettikleri muhteşem bir gulet son yıllarda Fransa’da koleksiyonculara gönderildi.
Hepsini, bir kralın tutkusu ile adaya getirilen aileye borçluyuz.
Bu, Madagaskarın kralı II.Radama’nın doğu Afrika’daki adasına bir gulet getirme iradesine bağlıdır.
Bin yıldan fazladır arap tekneleri Madagaskar sahillerinde kölelere satılmak üzere ticari mallar taşıyorlardı. Bunlara 17.yüzyılda Avrupa kökenli gemiler de katıldı. 19.yüzyıla kadar Malgaş filosu küçük tekneler ve balıkçı teknelerinden oluşuyordu.
Ama adanın batı bölgesi sahillerinde yerleşik Vezo-Sakalaya’lar adanın etrafında dolaşabilecek daha fazla ticari navlun taşıyacak tekneler istiyordu ve Haşmetmehap Radama’da olumlu iradesini vermekten mutluydu.
Kral Fransa’dan halkını eğitmeleri için tekne yapımcıları talep etti..
Az zaman sonra, ataları Avrupalı ve Afrikalı karışık olan kreol Joachim ailesi ve komşu Fransız müstemlekesi Réunion adasından tekne yapım ustaları Madagaskar’a yola çıktılar. Ama adaya ulaştıklarında kralın katledildiğini gördüler. Saltanatı 1861-1863 yılları arasında iki yıldan az sürmüştü.
Şiirsel isimler
Joachim’ler kısa zamanda adanın doğusuna kaçmaya zorlandı, on yıllarca Güney Madagaskar’da kuşatılmış bir yaşam sürdüler, nihayet batı tarafında Morondava liman kentine yerleştiler.
Bu kentte ve yakınlardaki Belo-sur-mer’de Enasse Joachim ve üç oğlu mesleklerini icra etmeye, Madagaskar için guletler inşa etmeye başladılar.
Hollanda kökenli tekneler iki veya üç direkli, çok yelkenli, 22 metre boya kadar ulaşıyordu. Derin omurgası olmayan bu tekneler sığ Malgaş lagünlerinde dolaşmak ve plajlara ve banklara bağlanmak için idealdi.
Image copyrightTIM HEALY
Başkent Antananarivo’dan yazan Tim Healy, Madagaskar’da belli başlı tüm tekne yapımcılarının 150 yıl önce bu Afrika adasına gelmeleri ile başlayıp günümüze kadar devam etmelerini anlatıyor.
19. yüzyılda devasa yelkenleri rüzgarda uçuşan guletleri Fransa’nın kuzey sahillerinde görmek sıradan bir olaydı. Günümüzde onların yerini çok daha hızlı, verimli ve daha az romantik tekneler aldı.
Yine de, eski denizcilik geleneklerine uygun, yaşlanan tekneleri ayakta tutan yeni nesil marangozların var olduğu bir Dünya köşesi var.
Kraliyet daveti ile…
Madagaskar'ın batı kıyısında Belo-sur-Mer kentinde çalışan marangozların ustalıkları dünyaca ünlüdür ve saygı görür – en azından, el emeği ile inşa ettikleri muhteşem bir gulet son yıllarda Fransa’da koleksiyonculara gönderildi.
Hepsini, bir kralın tutkusu ile adaya getirilen aileye borçluyuz.
Image copyrightTIM HEALY
Bu, Madagaskarın kralı II.Radama’nın doğu Afrika’daki adasına bir gulet getirme iradesine bağlıdır.
Bin yıldan fazladır arap tekneleri Madagaskar sahillerinde kölelere satılmak üzere ticari mallar taşıyorlardı. Bunlara 17.yüzyılda Avrupa kökenli gemiler de katıldı. 19.yüzyıla kadar Malgaş filosu küçük tekneler ve balıkçı teknelerinden oluşuyordu.
Ama adanın batı bölgesi sahillerinde yerleşik Vezo-Sakalaya’lar adanın etrafında dolaşabilecek daha fazla ticari navlun taşıyacak tekneler istiyordu ve Haşmetmehap Radama’da olumlu iradesini vermekten mutluydu.
Kral Fransa’dan halkını eğitmeleri için tekne yapımcıları talep etti..
Image copyrightTIM HEALY
Az zaman sonra, ataları Avrupalı ve Afrikalı karışık olan kreol Joachim ailesi ve komşu Fransız müstemlekesi Réunion adasından tekne yapım ustaları Madagaskar’a yola çıktılar. Ama adaya ulaştıklarında kralın katledildiğini gördüler. Saltanatı 1861-1863 yılları arasında iki yıldan az sürmüştü.
Şiirsel isimler
Joachim’ler kısa zamanda adanın doğusuna kaçmaya zorlandı, on yıllarca Güney Madagaskar’da kuşatılmış bir yaşam sürdüler, nihayet batı tarafında Morondava liman kentine yerleştiler.
Bu kentte ve yakınlardaki Belo-sur-mer’de Enasse Joachim ve üç oğlu mesleklerini icra etmeye, Madagaskar için guletler inşa etmeye başladılar.
Hollanda kökenli tekneler iki veya üç direkli, çok yelkenli, 22 metre boya kadar ulaşıyordu. Derin omurgası olmayan bu tekneler sığ Malgaş lagünlerinde dolaşmak ve plajlara ve banklara bağlanmak için idealdi.
Image copyrightTIM HEALY
1904 yılında, Madagaskar’da 4o yılı aşkın süredir tekne inşa eden Joachim ailesinin bazı üyeleri, 1895’ten beri kolonize edilmiş Madagaskar Fransız Valisi Gallieni’nin de onayı ile tekne yapım okulları kurmayı başardılar.
Joachim’lerin çırakları zaman içinde usta tekne yapımcıları oldular ve onlar da gelen nesillere mesleğin inceliklerini öğreterek Belo-sur-Mer yerleşkesini ve Malagasy’de Botsy bölgesini başlıca uskuna yapım merkezleri haline getirdiler. Bir yüzyıldan fazla zaman sonra Belo-sur-Mer’de Justin ve başka aileler tarafından değerli mirasları devam ediyor.
Joachim’lerin çırakları zaman içinde usta tekne yapımcıları oldular ve onlar da gelen nesillere mesleğin inceliklerini öğreterek Belo-sur-Mer yerleşkesini ve Malagasy’de Botsy bölgesini başlıca uskuna yapım merkezleri haline getirdiler. Bir yüzyıldan fazla zaman sonra Belo-sur-Mer’de Justin ve başka aileler tarafından değerli mirasları devam ediyor.
Image copyrightTiIM HEALY
Teknelerinden birinin adı "Fagnanarantsoandraza", şiirsel Malgaşçadan tercümesi “ Aşığın burada kalmaya mecbur olmadığını öğrenmesine izin ver” Bu, komşu ormanlardan özenle toplanmış ağaçlardan ahşap yapılı tekne yapımı sevgisine layık bir isimdir.
2012 yılında denize atılan tekne 18 metre boyunda, genel olarak tuzlanmış balık ve tarım ürünlerini 50 tona kadar, ulaşımı kara yolundan olanaksız bölgelere taşıyacak kapasitededir.
Tekneler düzenli olarak bağlama limanları geri dönüp yeniden sefere çıkmadan önce genel bakım ve kalafatları yapılıyor.
Bir mezar üzerinde uskuna
Joachim’in üç oğlundan Albert’in etkisi bugün hâlâ devam ediyor. Malgaş dilinde Albert’in küçültülmüş hali (Ali-Aliş gibi)“Bebe” ve Morondava liman kenti bu isimle anılıyor.
Image copyrightTiIM HEALY
Albert ve Fernand Joachim kardeşlerin torunları Morondava’da yaşamışlar, yakın tarihe kadar diğer kardeş Ludovic daha az tanınıyor. 54 kilometre uzaktaki Belo-sur-Mer'den bir kadınla evlenmiş ve 1902 yılında ölmüş. Bir yüzyıl sonra 2002 yılında yörede oturan bir Fransız, Ludovic’in mezarını köyün yaşlıları ile belediye desteği sayesinde tespit edebilmiş. Köye 400 metre mesafede, ağaçların altına saklanmış alçak gönüllü mezar üzerinde kayalar ve adının da yazılı olduğu tahta bir haç var. Yerel yetkililer mezarı onarıp, adanın denizcilik tarihine bağlantısı vurgulamak amacı ile üzerine bir de minyatür gulet koymuşlar.
2012 yılında denize atılan tekne 18 metre boyunda, genel olarak tuzlanmış balık ve tarım ürünlerini 50 tona kadar, ulaşımı kara yolundan olanaksız bölgelere taşıyacak kapasitededir.
Tekneler düzenli olarak bağlama limanları geri dönüp yeniden sefere çıkmadan önce genel bakım ve kalafatları yapılıyor.
Bir mezar üzerinde uskuna
Joachim’in üç oğlundan Albert’in etkisi bugün hâlâ devam ediyor. Malgaş dilinde Albert’in küçültülmüş hali (Ali-Aliş gibi)“Bebe” ve Morondava liman kenti bu isimle anılıyor.
Image copyrightTiIM HEALY
Albert ve Fernand Joachim kardeşlerin torunları Morondava’da yaşamışlar, yakın tarihe kadar diğer kardeş Ludovic daha az tanınıyor. 54 kilometre uzaktaki Belo-sur-Mer'den bir kadınla evlenmiş ve 1902 yılında ölmüş. Bir yüzyıl sonra 2002 yılında yörede oturan bir Fransız, Ludovic’in mezarını köyün yaşlıları ile belediye desteği sayesinde tespit edebilmiş. Köye 400 metre mesafede, ağaçların altına saklanmış alçak gönüllü mezar üzerinde kayalar ve adının da yazılı olduğu tahta bir haç var. Yerel yetkililer mezarı onarıp, adanın denizcilik tarihine bağlantısı vurgulamak amacı ile üzerine bir de minyatür gulet koymuşlar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder